İki Gözümdü
Sevgi diye barış diye türkü tutturan
İnsanlık uğruna yola koyulan
Yolun yarısında tuzak kurulan
Gözümdü gözümdü iki gözümdü
Söylenmemiş ne varsa her bir sözümdü
Bahane buldular koydular hapisse
Çatal attırdılar, namerde pise
Kırdılar kalbini gitti Paris’e
Gözümdü gözümdü iki gözümdü
Söylenmemiş ne varsa her bir sözümdü
Gözümdü gözümdü iki gözümdü
Söylenmemiş ne varsa her bir sözümdü
Yasaklanmış türküm her bir sözümdü
Söylenmemiş ne varsa her bir sözümdü
İki gözümdü evet
Oyunları elimde alınmış
Çocukluğumdu mesela
Aç, açıkta, yalın ayak,
Dişlerine yağlı ilmekler geçirilen gençliğim,
Gülmeyi unutan halkım,
Mesela çıraklarıydı annelerin
Gariban babanın nasırlı elleriydi.
Kırık sazı, hiç düşmedi ellerinden,
Mahpus damlarında volta atarken.
Namerde el pençe durmadan
Ve yük olmadan merete dik duruşuydu.
Suçu saz çalmak olan bahtiyarımdı,
Ağladıkça güneşi gördüğü,
Kum gibi, kum gibi…
Barışa susamıştı,
Yakamozlar şahidim olsun ki;
Türkülerin hiç susmayacak
Hoşça kal gözüm hoşça kal…
Gözümdü gözümdü iki gözümdü
Söylenmemiş ne varsa her bir sözümdü
Yasaklanmış türküm her bir sözümdü
Söylenmemiş ne varsa her bir sözümdü
Bu döküman AkorMerkezi.com'da yayınlanmıştır. http://www.akormerkezi.com