When the end is getting closer Son yaklaştığı zaman And the earth has burned the sky Ve toprak gökyüzünü yaktığında Now repent 'cause it's all over Şimdi tövbe et çünkü hepsi bitti Just let me die Sadece izin ver öleyim Here's the massacre İşte katliam A mausoleum fit for me Benim için uygun bir türbe Lived a hundred years 100 yıl yaşadım A hundred years I didn't see Göremediğim 100 yıl Gave all my hope away Tüm umudumu verdim Is there any left for me? Benim için birşey kaldı mı? Bombs are splitting atoms Bombalar atomları parçalıyor What can the future bring? Gelecek ne getirebilir ki? We can fill a million choirs Bir milyon koro(kilise korosu) doldurabiliriz And wait 'till children sing Ve çocuklar şarkıyı söyleyene kadar bekleriz We can walk a million miles Bir milyon mil yürüyebiliriz And end up in the sea. Ve denizde sonlanır And our lungs just keep filling, Ve akciğerlerimiz dolmaya devam ediyor And lying when we breathe. Ve nefes aldığımızda yalan söylüyoruz The world's filled with liars, Dünya yabancılarla dolu Liars like me! Benim gibi yalancılarla! And I look at my child Ve ben çocuğuma baktım It's finite – this feeling. Bu sınırlı - Bu his Eyes blue like the sky Gözleri gökyüzü gibi mavi I see all of this meaning. Bunun tamamen ne anlama geldiğini gördüm I reach up to God Ben tanrıya ulaştım And I ask if I'm dreaming. Ve sorarım eğer hayal ediyorsam So sorry I don't have Çok özür dilerim Those things that you're needing Bende istediğin şeyler yok And darling a kiss Ve sevgili bir öpücük Kiss me. I'm leaving! Öp beni. Ben ayrılıyorum When the end is getting closer Son yaklaştığı zaman And the earth has burned the sky Ve toprak gökyüzünü yaktığı zaman Now repent 'cause it's all over Şimdi tövbe et çünkü hepsi bitti Just let me die Sadece izin ver öleyim As my body lies here broken Vücudum burda kırılmış gibi yatıyor And I'm carried to the light Ve ben ışığa taşınanım Now my heart is finally open Sonunda kalbim açık Just let me die! Sadece izin ver öleyim Everybody says greetings and goodbyes Herkes selamlar ve güle güle diyor Everybody pays – no one knows the price Herkes ödüyor - kimse ücreti bilmiyor We know the price of sin Biz günahın ücretini biliyoruz The sin of sacrifice Kurbanın günahı I know I'll sin again Biliyorum tekrar günah işleyeceğim But who can save me twice? Ama beni kim 2 kere kurtaracak? How much can we ask? Ne kadar sorabiliriz? You'll get the answer first Cevabını ilk alacaksın How much can we kneel Ne kadar diz çökebiliriz With the air that chills the Earth? Gökyüzünün titremesiyle? The air keeps getting colder. Hava soğumaya, My knees keep hitting dirt. Dizlerim toprağa vurmaya devam ediyor The innocent can cry without the guilty getting hurt. Masum, suçlu zarar görmeden de ağlayabilir You ask who you love and you don't know, no, do you? Sen sorarsın kimi seviyorsun ve sen bilmiyorsun, hayır, değil mi? The spirit of God just passes right through you. Tanrının ruhu sadece senin tam içinden geçer You gave away heaven handed right to you Senin elindeki cenneti verdin And I can see it all. Tell me, is it true? Ve Hepsini görebiliyorum.Söyle bana, Bu doğru mu? Kiss me, my darling. Darling, I need you. Öp beni, Sevgilim. Sevgili, Sana ihtiyacım var. Where do we go? Nereye gideriz? We go, oh, Lord, I don't know Gidiyoruz, oh, Lord, Bilmiyorum Where we go? Nereye gideriz? We don't know Bilmiyoruz I don't, Bilmiyorum Where do we go? Nereye gideriz We go, oh, Lord, I don't know Gidiyoruz, oh, Lord, Bilmiyorum Where we go? Nereye gideriz? We don't know Bilmiyoruz Lord, I don't know! Lord, Bilmiyorum! When the end is getting closer Son yaklaştığı zaman And the earth has burned the sky Ve toprak gökyüzünü yaktığı zaman Now repent 'cause it's all over Şimdi tövbe et çünkü hepsi bitti Just let me die Sadece izin ver öleyim Vücudum burda kırılmış gibi yatıyor And I'm carried to the light Ve ben ışığa taşınanım Now my heart is finally open Sonunda kalbim açık Just let me die! Sadece izin ver öleyim! Bu döküman AkorMerkezi.com'da yayınlanmıştır. http://www.akormerkezi.com