"The Man Who Would Be King" As he travels on the beast of burden, Yük canavarında geziniyor Moving up along the mountainside, Dağ eteklerinde dolanıyor As he gazes, looking down the valley, Bakarken, vadiden aşağıya No regrets but his pride. Pişman değil ama gururlu As he journeys across mountain passes, Seyahat geçerken Insignificance sweeps overhand, Önemsizlik aşağı kayıyor His reflection of the beauty around him, Etrafındaki güzellik yansıması Feeling empty inside. İçinde boşluk hissediyor He is running from his wildest thoughts, En vahşi düşüncelerinden kaçıyor He is running from his everything, Her şeyinden kaçıyor He is looking now to find something, Bir şey aramaya bakıyor şimdi Hoping he could be saved. Kurturulacağını umarak He's searching for the answer now! Şimdi cevap arıyor! It's something that he's managed to avoid up 'till now. Şimdiye kadar kaçındığı bir şey bu Real conviction that he craves, Gerçek inanç çok istediği He needs to find the answer sooner than later. Geç olmadan cevabı bulmak zorunda Pushed himself to the limits, Sınırlarını zorladı He had to strive for all the harder things in life. Hayattaki zor şeyler için çabalamak zorundaydı But what the cost to give in now? Ama verecek ne bedeli var? His life, his time are the only things that he has. Hayatı, zamanı elinde olan tek şey Life is is not a rehearsal, only has this, the one chance to get it right. Hayat hazırlık değil, sadece bu var, düzeltme şansı Living really is the only way to know. Gerçekten yaşamak bildiği tek yol Maybe one day they'll forgive him what he's done, Belki bir gün onu yaptıkları için affederler Of all the pain of lying too early in the grave. Mezarda erkenden yatan acılardan Destiny, no good to hide away, Kader, saklanmak iyi olmaz Penance now will be his only way. Kefaret şimdi tek yolu olacak Understand, no good to run away, Anla, kaçmanın yararı yok Penance now will be his saving grace. Kefaret kurtuluşu olacak He tries to make his peace with God; Tanrıyla barışmaya çalışıyor All is forgivable, but he's left it a little late. Her şey affedilebilir, ama biraz geç kaldı Trying something that he's not, Olmadığı şey gibi davranıyor Is it possible to change such a lot? Öylesine değişmek mümkün mü? He's taken someone's life away, Birinin hayatını aldı There's not a day goes by he regrets what he's done. Yaptığından pişmanlık duymadığı bir gün bile yok He should have found another way, Başka yön bulmalıydı But the good book says "An eye for an eye". Ama iyi kitap "göze göz" diyor In reflecting on decisions that were made, Yapılan kararların yansımasında On the judgements that will haunt him 'till his grave. Onu mezarına kadar takip edecek kararlarda No one has the right to take another life, Kimsenin başka hayat almaya hakkı yok But in his mind, he had no choice, so be it. Ama aklında, şansı yoktu olsun bakalım Destiny, no good to hide away, Kader, saklanmak iyi olmaz Penance now will be his only way. Kefaret şimdi tek yolu olacak Understand, no good to run away, Anla, kaçmanın yararı yok Penance now will be his saving grace. Kefaret kurtuluşu olacak Far, far away, Çok çok uzaklarda The man who would be king. Kral olacak adam Bu döküman AkorMerkezi.com'da yayınlanmıştır. http://www.akormerkezi.com