Sahravat: Ben tekim, lakin çevrem değil tekin Yalan bahçenizde ektiğiniz ekinleri biçin ‘Hz.Nebi (s.a.v)' hasretiyle kavrulmuş bir ömür paha biçilemez Hin ve hileden kestiğim ağaç gönle dikilemez Çorbamdan çalan akbabanın görmesin gözleri Bugün çorbamdan çalar, yarın ömrümü yer zelil İhtişama koştun dünya malına kanıp sen kedi (nankör) Bilmiyorsun haram yersen yanacak gözlerin feri Gel geri, anlatırsam dinlermisin sen İnsanlar dünyadalar, yarın ahiret ve sen Değişsen, kurtarsan kendini dünyadan Umarım insanların hepsi kurtulacaklar rüyadan Kâh güldüm, kâh ağladım ve kâh kapandı kapılar yüzüme Her nedense tat almadım hayattan Gözlerimde nefsiminse adını unutturma çabalarında fakat olmadı Bana müsâde ver zaman ! Nakarat (Sahravat): Yokluk kalır için alışır halin Seni senden eden nefsin zalim İhtişama koşan halinden bi habersin Bir gün göçer gidersin Dünya, döner istemesende Yolumuz birdir irdelesende Akrep yelkovan halini sormaz Zaman geçer gider ardına bakmaz Laşey Deruni: Hayat özüm sözüme göre sattıkça katrandır Düşüncelerimi anlamazlar kıyasında ahkâftır Hasretlerin savrulan bir yapraktan ibaret mi ? Vazgeçmek değil kaçıp gitmek oldu tek derdim Yorgunum, nasiple büyüyen bir bedenim Günahkâra yol vermem, dilim suskun küfrederim Çıkmayan sokaktan çıkardım dilimde edebim Matemler var içimde bakmadım ki ne haldeyim Kendimden vazgeçtim aşka dair acizim Sektelerle güçsüzleştim, yürek acıya taliptir Geçmişimden kalan çelişkilerde aklım murabba Bulamadım bir orta yolumu kararlılık efkârda Varamadın mı ? Fani insan ziyanda hep sevgiler Varmak istediğin kalbin iç yüzünde hüzünler Susarsın bir defneye ve defne dökülür endişeye Talihsiz aldanışlar kırık kalpler yara bere Nakarat (Sahravat): Yokluk kalır için alışır halin Seni senden eden nefsin zalim İhtişama koşan halinden bi habersin Bir gün göçer gidersin Dünya, döner istemesende Yolumuz birdir irdelesende Akrep yelkovan halini sormaz Zaman geçer gider ardına bakmaz R.A.Y: Ben bu aşkın yollarında kavrulan kalbin meali Fırtınalara baş tutan ve savrulan bi toz misali İnsanların efendisi, gücünü haktan alandır Ağlayan bu günahlarda sevap derde devadır Anlamazsın tüm nefisler ölüm pençesinde Lakin şah damardan daha yakın ölüm yaşam bahçesinde Zamanı olmayan bir tohum Günah varsa ben yokum Ne ekersen onu biçersin sanma yaşamı bir oyun Soğuk bi mezarda kalır ki bedenin Kayıp şehrin prensesi şimdilerde nerdesin Ölüm ani dünya fani amellerin kalır baki Dünyalardan arda kalan kalp güzelliği demekki Var gücüyle koşuyorum ben nefsimin bataklığında Şükretmekse hazinedir yaşam ölüm kaygısında Hicran başka derdim başka zulmetmesin kibrin sana Ey cehennem yan ama nasip olma Müslüman'a Nakarat (Sahravat): Yokluk kalır için alışır halin Seni senden eden nefsin zalim İhtişama koşan halinden bi habersin Bir gün göçer gidersin Dünya, döner istemesende Yolumuz birdir irdelesende Akrep yelkovan halini sormaz Zaman geçer gider ardına bakmaz Bu döküman AkorMerkezi.com'da yayınlanmıştır. http://www.akormerkezi.com