macht hoch die Tür, das Tor macht weit es kommt die Braut voll Herrlichkeit sie hat gehurt, sie hat geklaut streut Blumen für des Henkers Braut! Kein Myrtenkranz im schwarzen Haar kein Schleier und kein Traualtar kein Priester für das Ritual der Bräutigam verfemt und kahl er nennt sie leis sein kleines Weib und mustert ihren dürren Leib die Gästeschar im Lumpenkleid drängt sich um sie und lacht und schreit: macht hoch die Tür, das Tor macht weit es kommt die Braut voll Herrlichkeit sie hat gehurt, sie hat geklaut streut Blumen für des Henkers Braut! einst war sie schuldlos wie ein Reh und ihre Haut wie junger Schnee doch in dem Weizenfeld am Haus da trieb man ihr die Unschuld aus sie hat in einer dunklen Nacht ihr kleines Kindlein umgebracht das ungeboren in ihr schlief das sich nicht wehrte und nicht rief macht hoch die Tür, das Tor macht weit ... Cellatın Gelini Kapıyı açın, geçidi boşaltın İşte muazzam gelininiz Fuhuş yaptı, hırsızlığa başladı Cellatın gelinine çiçekler atın ! Siyah saçlarında mersinlerden yapılma bir taç yok Ne bir duvak, ne bir nikah masası Ne de nikah için bir papaz Damatsa aç susuz, bir yerde sürgünde.. Ona küçük kadınım derdi Bedenini nazikçe süzerdi Paçavralar içindeki insan kalabalığı Etrafını sarıyor, gülüyor ve bağırıyor şimdi Kapıyı açın, geçidi boşaltın İşte muazzam gelininiz Fuhuş yaptı, hırsızlığa başladı Cellatın gelinine çiçekler atın ! Başta tertemizdi oysa Teni yeni kar gibiydi Ama evinin yanındaki buğday tarlasında Masumiyetini yitirdi Gecelerden karanlık bir gecede Doğmamış küçük bebeğini uykusunda katletti Bebek ne karşı koyabildi, ne haykırabildi Kapıyı açın, geçidi boşaltın İşte muazzam gelininiz Fuhuş yaptı, hırsızlığa başladı Cellatın gelinine çiçekler atın ! Bu döküman AkorMerkezi.com'da yayınlanmıştır. http://www.akormerkezi.com