When I was just a little boy, 'bout the age of five Ben küçük bir çocukken, yaklaşık 5 yaşlarında; I went to sleep, Uyumaya gittim, I heard my mama and papa talking - Babacığımla anneciğimin konuştuğunu duydum- She said Annem dedi ki We got to stop that boy, he's gettin too far out, Bu çocuğu durdurmalıyız, oldukça garipleşiyor, He's goin' wild, we gotta stop that child. Yabanileşiyor, durdurmalıyız bu çocuğu. And I lay there listening, feeling bad - Ve uzanıyordum orada, dinliyor, kötü hissediyordum - You know, people, I was feeling bad. Bilirsiniz, millet, kötü hissediyordum. Mama didn't like the way I did my thing. Annem benim şeyimi yapma şeklimden hoşlanmıyordu. The old lady, she didn't get with that thing. Yaşlı kadın, bu şeyden hoşlanmıyordu. But my daddy was a sailor, get his head around, Ama babacığım bir denizciydi, başını çevirdi, And he said Ve dedi ki Boy you got to do it son, get yourself intact, Bunu yapmalısın oğlum, bozulmamalısın, You gotta love love love love love my baby tonight. Bu gece seveceksin seveceksin seveceksin seveceksin bebeğimi. Let me tell you baby 'bout the death of rock, Sana rock'ın ölümünden bahsetmeme izin ver bebeğim, I used to be a boy in my home block, Evimin oralarda bir oğlandım eskiden, Used to feel alone then I heard some news, Yalnız hissederdim, sonra bazı haberler duydum, Bunch o'cats got the rockin' news. Bir avuç dedikoducu, rock haberlerini almıştı. You know I love my rock'n'roll people, Bilirsiniz ki rock'n'roll insanlarımı seviyorum, You know we got some fun, Biliyorsunuz ki eğleniyoruz, We gonna rock tonight, yeah c'mon... Bu gece rock yapacağız, evet, hadi... Rock and roll is dead. Rock'n'roll öldü. Rock and roll is dead, Rock'n'roll öldü, Must be something else instead. Yerine başka bir şey olmalı. You got to lay right down and Tam yere yatmalısın ve Die, die, die, die yeah... Ölmelisin, ölmelisin, ölmelisin, evet.. It's all over baby Her şey bitti bebeğim That's it İşte bu We gotta go Gitmemiz gerek We had some good times İyi zamanlar geçirdik But it's gone Ama geçti It's all over. Hepsi bitti. I got a few things on my chest, I got to get 'em off... Göğsümde birkaç şey var, onlardan kurtulmam gerek. Now listen listen listen listen listen... Şimdi dinleyin dinleyin dinleyin dinleyin. Now I don't want to hear no talk about no revolution, Şimdi devrimle ilgili herhangi bir konuşma duymak istemiyorum, And I swear to God I don't want to hear no talk about no constitution. Ve tanrıya yemin ederim ki, anayasayla ilgili bir konuşma duymak istemiyorum. And in my frame of mind I am in no mood for no talk about no... cremation. Ve bakış açıma göre, hiç ölü yakma konusunda konuşma modunda değilim. The only thing I'm interested in... İlgimi çeken tek şey.. I wanna have a good time. İyi zaman geçirmek istiyorum. I don't wanna hear no talk about no riots, İsyanlar hakkında konuşmalar duymak istemiyorum, No demonstrations, no cacitritions, no impablermations. Gösteriler hakkında, cacitrition'lar hakkında, impablermation'lar hakkında* There's only one thing I want to see... Görmek istediğim tek şey var... That's some dancin' ! Biraz dans! We're gonna have some fun ! Biraz eğleneceğiz! We're gonna have a good time! İyi zaman geçireceğiz! Let's roll ! Hadi çalalım! Oh boogie... all night long... yeah... Oh, boogie.. bütün gece boyunca.. evet.. Rocky little woman be my pal, Sallanan küçük kadın, arkadaşım ol Gonna be the fool, gotta deep-dap-doo, Aptal olacağız, dip-dap-du yapacağız You gotta love, love, love ya baby little lotta-gita-do. Seveceksin, seveceksin, seveceksin bebeğini, küçük lotta-gita-do. Yeah c'mon... Evet, hadi.. Yeah, wait a minute, wait a minute, wait a minute Evet, bir dakika, bir dakika, bir dakika Wait a minute ! Bir dakika! Now listen here people ! Şimdi burayı dinleyin millet! I'm talkin' about the death of rock and roll, Rock'n'roll'un ölümünden bahsediyorum, And who killed it. Ve onu kimin öldürdüğünden. I'm talkin' about the blues. Blues'dan bahsediyorum. I'm talkin' about the news. Haberlerden bahsediyorum. Have you heard, have you heard, Duydunuz mu, duydunuz mu, Have you heard the word ? Haberleri duydunuz mu? Rock is dead. Rock öldü. Rock is dead. Rock öldü. Now I didn't want to be the one to lay it on ya sweetheart, Şimdi bunu senin üzerine atacak kişi olmak istemezdim tatlım, But I used to be a little fellow traveller. Ama eskiden küçük bir yolculuk arkadaşıydım. I used to think we had the whole thing sewed up, mama. Eskiden her şeyi düzene soktuğumuzu zannederdim, anneciğim. Then I realised, Sonra farkettim ki Rock and roll is dying, baby. Rock'n'roll ölüyor, bebeğim. I wanna see some fun ! Biraz eğlenme görmek istiyorum I wanna see some hanging out ! Biraz takılmaca görmek istiyorum! I wanna see my people İnsanlarımı görmek istiyorum Non-political Politik olmayan bir şekilde, Arithmetical Aritmetik, Transcendental Metafiziksel, Irathamadental* Coolambindang bupalookanimbo. Are you ready ? Hazır mısınız? Are you ready ? Hazır mısınız? Are you ready to sing the blues my baby ? Blues söylemeye hazır mısın bebeğim? Yeah, I like it real slow, Evet, bunu çok yavaş seviyorum I like it real bad, Bunu çok kötü seviyorum I like to get myself together Kendimi biraraya getirmeyi seviyorum I love to hear you get undressed - Soyunduğunuzu duymayı seviyorum Naked woman, out of doors, Çıplak kadın, kapıların dışında I don't care how loud you snore. Ne kadar yüksek sesle horladığı umrumda değil. Sun goin' down, way out on the sea, Güneş batıyor, çıkış yolu denizden, Here she comes, little girl, gonna set me free. İşte o geliyor, küçük kız, beni özgür bırakacak. Alright c'mon, now... one more time... Pekala, hadi, şimdi. Bir kez daha. Yeah... Evet Train a'ride - sixteen coaches long Tren ge-gezintisi - 16 vagon uzunluğunda Train a'ride - sixteen coaches long Tren ge-gezintisi - 16 vagon uzunluğunda Well I got my baby, Şey, bebeğimi aldım, Gonna get on the train and run, yeah... Trene bineceğiz ve kaçacağız, evet Well that big black train gonna get my baby, Şey, bu büyük siyah tren bebeğimi alacak, Big black train, Büyük siyah tren, Yeah the big black train gonna get my love, Evet, büyük siyah tren aşkımı alacak, Gonna take her, gonna hug her, gonna... whoa !! Onu alacak, ona sarılacak, ona... vay! Gonna love, love, love, love a dingo yeah... Sevecek, sevecek, sevecek, bir dingoyu, evet. Big black train. Büyük siyah tren. Now when I got home, Şimdi eve döndüğümde, I heard my daddy say, Babacığımın dediğini duydum, You want a little piece ? Küçük bir parça ister misin? Do you want a little peace ? Küçük bir parça ister misin? Do you want a little soul ? Biraz ruh ister misin? Do you want a little soul ? Biraz ruh ister misin? I could not help myself, I could not help myself, Kendimi tutamadım, kendimi tutamadım, I could not help ! Tutamadım! Help ! Help ! İmdat, imdat! I'm dyin' ! I'm dyin' ! I'm dyin' ! Ölüyorum, ölüyorum, ölüyorum! I'm die - die - digadigadoohdah whoa ! Ölüyorum - ölüyorum - It's over ! Sona erdi! It's over ! Sona erdi! Have mercy ! Acı! Have mercy ! Acı! Have mercy on your poor son ! Zavallı oğluna acı! We had some good times. İyi zamanlar geçirdik, We had a few good times. Biraz iyi zaman geçirdik. But Ama Those good little times - you know where they are ? Bu küçük iyi zamanlar - onların nerede olduğunu biliyor musunuz? They're absolutely, positively under the ground. Onlar kesinlikle, kesin olarak yerin altındalar. And Ve As long as I got breath, the death of rock Nefes aldığım sürece, rock'ın ölümü, Is the death of me, Benim de ölümümdür, And rock is dead Ve rock öldü Well, we're dead... alright... yeah !... Şey, biz de öldük.. pekala.. evet! İngilizce'de ve Türkçe'de karşılığı olmayan, kafiye oluşturması için uydurulmuş kelimeler. Bu döküman AkorMerkezi.com'da yayınlanmıştır. http://www.akormerkezi.com