I'm waiting for my man Twenty-six dollars in my hand Up to Lexington, 125 Feel sick and dirty, more dead than alive I'm waiting for my man Adamım için bekliyorum 26 dolar elimde Lexington'a doğru, 125 Hasta ve kirli hissediyorum, yaşayandan çok ölü gibi Adamım için bekliyorum Hey, white boy, what you doin' uptown? Hey, white boy, you chasin' our women around? Oh pardon me sir, it's the furthest from my mind I'm just lookin' for a dear, dear friend of mine I'm waiting for my man Hey, beyaz çocuk, şehir dışında ne yapıyorsun? Hey, beyaz çocuk, etrafta bizim kadınlarımızı mı takip ediyorsun? Ah, bağışlayın efendim, bu aklımdaki en son düşünce Ben sadece sevgili, sevgili bir arkadaşıma bakıyordum Adamım için bekliyorum Here he comes, he's all dressed in black PR shoes and a big straw hat He's never early, he's always late First thing you learn is you always gotta wait I'm waiting for my man İşte o geliyor, siyahlara bürünmüş PR ayakkabılar ve büyük hasır bir şapka Hiç erken gelmez, her zaman geç gelir Öğreneceğin ilk şey, her zaman bekleyeceğindir Adamım için bekliyorum Up to a Brownstone, up three flights of stairs Everybody's pinned you, but nobody cares He's got the works, gives you sweet taste Ah then you gotta split because you got no time to waste I'm waiting for my man Bir Browstone'a doğru, 3 kere merdivene çık Herkes seni iğneledi, ama kimsenin umurunda değil Onun işleri var, sana tatlı bir tat veriyor Ah, sonra ayrılman gerekecek çünkü harcayacağın hiç zamanın yok Adamım için bekliyorum Baby don't you holler, darlin' don't you bawl and shout I'm feeling good, you know I'm gonna work it on out I'm feeling good, I'm feeling oh so fine Until tomorrow, but that's just some other time I'm waiting for my man Bebeğim sakın bağırma, sevgilim sakın seslenme ve hayrıma Ben iyi hissediyorum, biliyorsun bunun üzerinde çalışıyorum Ben iyi hissediyorum, ben ah çok iyi hissediyorum Yarına kadar, ama ama bu başka bir zaman Adamım için bekliyorum Bu döküman AkorMerkezi.com'da yayınlanmıştır. http://www.akormerkezi.com