(Жил был добрый Дурачина..) Жил-был добрый дурачина-простофиля. Куда его только черти не носили! Но однажды, как назло, повезло И совсем в чужое царство занесло. Слезы градом - так и надо Простофиле! Не усаживайся задом На кобыле, Ду-ра-чи-на! Посреди большого поля, глядь: три стула! Дурачину в область печени кольнуло. Сверху надпись: "Для гостей", "Для князей", А над третьим - "Стул для царских кровей". Вот на первый стул уселся Простофиля, Потому что от усердья Обессилел, Ду-ра-чи-на... Только к стулу примостился дурачина, Сразу слуги принесли хмельные вина. Дурачина ощутил много сил, Элегантно ел, кутил и шутил. Погляди-ка, поглазей: В буйной силе Влез на стул для князей Простофиля - Ду-ра-чи-на! И сейчас же бывший добрый дурачина Ощутил, что он - ответственный мужчина. Стал советы подавать, крикнул рать И почти уже решил воевать. Больше, больше руки грей, Ежли в силе! Влез на стул для царей Простофиля - Ду-ра-чи-на! Сразу руки потянулися к печати, Сразу топать стал ногами и кричати: - Будь ты князь, будь ты хоть сам господь! - Вот возьму и прикажу запороть! Если б люди в сей момент Рядом были, Не сказали б комплимент Простофиле - Ду-ра-чи-не... Но был добрый этот самый простофиля: Захотел издать указ про изобилье. Только стул подобных дел не терпел: Как тряхнет - и, ясно, тот не усидел. И очнулся добрый малый Простофиля, У себя на сеновале - В чем родили... Ду-ра-чи-на! - Bir varmış, bir yokmuş - iyi kalpli bir aptal-avanak varmış. İblisler onu nerelere götürmemişler ki!.. Ama günlerden bir gün, garez yapar gibi, Şans ona da gülmüş Çok başka bir yere yolu düşmüş. Dolu yağarcasına akmış gözyaşları - müstehak ona, O avanağa! Arkadan binme ha Kısrağa, Apt-a-a-a-l! Büyük bir alanın ortasında, bak: üç tane sandalye! Aptalın ciğeri sızlamış. Üstünde bir yazı: "Misafirler için", "Knyazlar için", ve Üçüncüsünde ise - "Çar soyundan gelenler için" Birincisine oturmuş Avanak, Çünkü iş işlemekten, Güçsüz düşmüş, Apt-a-a-a-l... Sandalyeye oturur oturmaz, bizim aptal, Hizmetkarlar baş döndüren şaraptan getirmişler. Aptal hissetmiş ki, Kuvveti yerine gelmiş, Seçkin biri gibi yemiş, içmiş ve eğlenmiş. Bir baksana, bir göz at hele: Dizginlenemez bir güçle Knyazların sandalyesine atlayıvermiş, Avanak- Apt-a-a-a-l! Şimdi de, bizim avanak-aptal Hissetmiş ki - adam-akıllı erkek. Nasihatlerine başlamış, Ordu, diye bağırmış, Neredeyse savaş başlatacak. Daha çok, daha çok ısıt ellerini, Gücün yerinde mi? Atlamış knyazların sandalyesine Avanak- Apt-a-a-a-l! Hemen eli mühre gitmiş, Ayaklarını yere vura vura ve çığlık çığlığa: -Knyaz da olsan, Tanrı'nın kendisi de olsan! - Seni rezil edeceğim! Eğer o anda birileri Yanında olsaydı, Kompliman filan yapmazlardı Avanağa- Apt-a-a-a-la! Ama iyi kalpliydi o avanak: Bolluk ve bereket için fermanlar yaydı. Ancak, bu ve benzeri işler için sandalyenin sabrı taştı: Bir silkelendi - ve göründü ki, üstünde artık kimse yoktu. Uyandı küçük ve iyi kalpli Avanak, Kendi ot ambarında- Zaten orada gelmişti bu dünyaya... Apt-a-a-a-l! Bu döküman AkorMerkezi.com'da yayınlanmıştır. http://www.akormerkezi.com